Zorunlu Eğitim Okullarında Alarm: Öğrenciler Almanca Konuşmuyor, Öğretmenler Viyana’dan Kaçıyor
Viyana’daki zorunlu eğitim okullarında her on öğrenciden yedisi günlük yaşamında Almanca konuşmuyor, bu durum öğretmenlerin başka eyaletlere göç etmesine ve ebeveynlerin özel okullara yönelmesine neden oluyor.
UTKAN HABER (Viyana) – Viyana’daki zorunlu eğitim okullarında yaşanan Almanca dil sorunları, eğitim sisteminde ciddi sıkıntılara yol açıyor. Statistik Austria’nın bir değerlendirmesine göre, Viyana’daki zorunlu eğitim okullarında her on öğrenciden yedisi günlük yaşamlarında Almanca konuşmuyor. Bu durum, hem öğrenciler hem de öğretmenler için büyük zorluklar yaratıyor ve öğretmenlerin diğer eyaletlere göç etmesine neden oluyor.
Almanca Bilgisinin Eksikliği Büyük Bir Sorun
Viyana ilkokullarında, her iki çocuktan biri günlük yaşamında ve aile ortamında Almanca konuşmuyor. Viyana Genel Zorunlu Eğitim Okulları Merkezi Komitesi Başkanı Thomas Krebs, bu durumun öğretmenler için büyük bir engel olduğunu belirtiyor. Krebs, “Viyanalı zorunlu eğitim öğretmenleri, okullarda Almanca’nın ortak dil olduğu bir çalışma ortamı arıyorlar. Birçoğu, başka bir eyalete gidiyor. Birçok öğretmen, artık hiçbir şey yapamayacaklarını görüp hayal kırıklığına uğrayarak mesleklerini bırakıyor” dedi.
Politik Tedbirlerin Eksikliği
Öğrencilerin yetersiz Almanca bilgisi, sadece onların eğitim fırsatlarını değil, aynı zamanda Almanca konuşabilen çocukların da gelecekteki fırsatlarını kısıtlıyor. Krebs, “Sorumlu politikacılar, tüm çocukların Viyana’daki zorunlu eğitim okullarına başlamadan önce Almanca bilmesini sağlayacak tedbirleri almadılar. Bu nedenle, zorunlu eğitim okullarında, öğretmenlerin öğrencileri tarafından dil yetersizliği nedeniyle anlaşılmadığı bir durumla karşı karşıyayız” diye belirtti.
Ebeveynler Özel Okullara Yöneliyor
Krebs, “Ortak dil olarak Almanca’ya önem veren ve maddi durumu uygun olan ebeveynler, özel okullara yöneliyor. Daha fazla parası olanlar ise Viyana’dan taşınmayı düşünüyor” dedi. Almanca’nın ortak dil olarak kullanılmaması, ebeveynlerin çocuklarına uygun bir eğitim yolu sağlamak için daha fazla para harcamasını gerektiriyor. Krebs, tüm Viyanalı zorunlu eğitim öğrencilerinin okula başlamadan önce Almanca öğrenmesi gerektiğini ve böylece öğretmenlere yeniden cazip bir çalışma ortamı sunulmasını talep ediyor.
Özetle
Viyana Öğretmenler Birliği, tüm öğrencilerin okula başlamadan önce Almanca bilmeleri gerektiğini talep ediyor, çünkü on öğrenciden yedisi günlük yaşamında Almanca konuşmuyor. Bu durum, sadece öğrenciler için değil, aynı zamanda mesleklerini bırakan ebeveynler ve öğretmenler için de sorunlar yaratıyor. Yetersiz Almanca bilgisi, ebeveynlerin özel okullara yönelmesine ve hatta Viyana’dan taşınmayı düşünmelerine neden oluyor.