Viyana FPÖ Lideri Dominik Nepp: Türkiye’den Gelenler Entegre Oldu, Çalıştılar ve Vatandaşlık Aldılar
Viyana FPÖ lideri Dominik Nepp, Türkiye’den gelenlerin çalışarak Avusturya’ya entegre olduklarını ve vatandaşlık aldıklarını vurguladı. Nepp, yeni göçmenlere verilen imtiyazların haksızlık olduğunu savundu.
UTKAN HABER (Viyana) – Viyana’nın Favoriten bölgesinde 14 Mart 2024 tarihinde düzenlenen FPÖ mitinginde, “Favoriten Yeter Dedi!” sloganıyla bir gösteri gerçekleştirildi. Gösteride, FPÖ Viyana Başkanı Dominik Nepp, Maximilian Krauss, güvenlik sözcüsü Hannes Amesbauer ve Stefan Berger konuşmalar yaptı. Miting, bölgede yaşanan güvenlik sorunlarına dikkat çekmek amacıyla düzenlendi.
Kadınlarımız Cinsel İstismara Uğruyor, Çocuklarımız Bıçaklanıyor
FPÖ Viyana lideri Dominik Nepp, mitingde sert eleştirilerde bulunarak, “Kadınlarımız cinsel istismara uğruyor, çocuklarımız bıçaklanıyor. Belediye Başkanı Ludwig, bunu duyuyor musunuz? Artık saklanamazsınız. Biz, son yıllarda yaptığınız hataları kabul etmeyen büyük bir gücüz” ifadelerini kullandı. Nepp, Favoriten semtinin kavgalar, cinsel saldırıların ve silahlı çatışmalarla anıldığını ve bu sorunların geçmişte de var olduğunu kabul etti.
Entegrasyon Başarısı: Türkiye’den Gelenler Çalıştı ve Vatandaşlık Aldı
Nepp, eski Yugoslavya ve Türkiye’den gelen birçok kişinin Viyana’ya entegre olduğunu, dili öğrendiklerini ve çalışarak Avusturya vatandaşlığına hak kazandıklarını vurguladı. “Türkiye’den gelenler burada çalıştı, emek verdi ve vatandaşlığı hak ederek kazandı” diyen Nepp, entegrasyon için büyük çaba gösteren bu kişilerin, yeni göçmenlere sağlanan imtiyazlar karşısında öfkeli olduklarını belirtti.
“Vatandaşlık Hediye Edilmemeli”
Nepp, “Biz buraya gelmek zorunda kaldık, katkımızı yaptık, ama şimdi diğerlerine her şey hediye ediliyor. Belediye Başkanı Ludwig, vatandaşlığı gelecekte çok kolay bir şekilde dağıtmayı planlıyor. Bu haksızlıktır” diyerek eleştiride bulundu. Nepp, kırmızı siyasi yönetimin “hoş geldin” kültürüne tepki gösterdi ve bu yaklaşımın Viyana’ya entegre olmuş gruplar tarafından da kabul edilmediğini savundu.