Avusturya’da şu ana kadar 14 bin 500 Ukranyalı mülteci kaydedildi

UTKAN HABER (Viyana) – Birleşmiş Milletler, Rusya’nın işgali nedeniyle ülkesini terk etmek zorunda kalan Ukraynalıların sayısının 1,7 milyonu geçtiğini açıkladı. BM yetkilileri bu sayının dört milyona ulaşabileceğini söylüyor. BM Mülteciler Örgütü’ne göre Avrupa’da 2. Dünya Savaşı’ndan sonra en hızlı büyüyen mülteci krizi yaşanıyor.

Ukraynalılar hangi ülkelere sığınıyor?
Ukraynalı mülteciler, büyük ölçüde batıdaki Polonya, Romanya, Slovakya, Macaristan ve Moldova gibi komşu ülkelere gidiyor. Az sayıda kişinin de Rusya ve Belarus’a sığındığı belirtiliyor.

Bu Haberler İlginizi Çekebilir

Almanya’nın Ünlü Lotto Milyoneri Chico, Gözünü 120 Milyon Euro’luk Eurojackpot’a Dikti


Eurojackpot’ta 120 milyon Euro’luk ödül hâlâ sahibini bekliyor. Ünlü loto ...

Almanya’da Kaybolan İmam Fatih Eryılmaz, Kütahya’da Son Yolculuğuna Uğurlandı

Almanya’da kaybolan imam Fatih Eryılmaz, 16 gün sonra Hollanda’da ölü ...

Almanya’da trafik ihlalleriyle tanınan “Anzeigenhauptmeister” Niclas Matthei, 10.Viyana’ya Geliyor

Almanya’da trafik ihlalleriyle tanınan "Anzeigenhauptmeister" Niclas Matthei, şimdi Viyana’da özellikle ...

Almanya’da ARD ve ZDF, Yayın Vergisi Artışı İçin Anayasa Mahkemesi’ne Başvurdu


ARD ve ZDF, yayın vergisi artışının eyaletlerce uygulanmaması nedeniyle Anayasa ...

Avusturya’da şimdiye kadar Ukrayna’dan 14.500 mülteci kaydedildi. Bu Pazar sabahı İçişleri Bakanlığı tarafından açıklandı. Sadece Viyana’da Cumartesi günü 1.000 kişi ve ülke çapında 2.500 kişi vardı. Gerçek kaydın yalnızca tam bir haftadır devam ettiğine dikkat edilmelidir.

Kayıt sonucunda, geçici olarak koruma statüsü düzenlenebilir. Bu da Avusturya iş piyasasında çalışabilmek için bir ön koşuldur ve aynı zamanda bir seyahat belgesi işlevi görür.

Şu anda kayıt için 40 pozisyon var. Güçlü koşuşturmayla başa çıkmak için, bunlar önümüzdeki günlerde mobil pozisyonlar da dahil olmak üzere genişletilecek.

Geçici Koruma Statüsü Nedir?
Mültecilerin korunmasına ilişkin temel uluslararası çerçeveyi 1951 Sözleşmesi[2] ve 1967 Protokolü[3] oluşturmaktadır. Sözleşme uyarınca bir kişinin mülteci olabilmesi için (1) ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşünceleri nedeniyle zulme uğrayacağından korkması, (2) bu korkunun haklı bir temele dayanması, (3) bu korku nedeniyle vatandaşı olduğu ülkenin veya vatansız ise ikamet ülkesinin dışında bulunması ve (4) söz konusu ülkeye dönemiyor veya yaşadığı korku nedeniyle dönmek istemiyor olması gerekmektedir (mad. 1(A)2). Sözleşme, mülteci olarak tanınmaya ilişkin şartları numerous clausus olarak tanımlamış[4] ve mültecilere sağlanacak hakları bu çerçevede belirlemiştir.